Bu yazıda 02.01.2017’de kaybettiğimiz John Berger’ın /con börcır/ 1972’de hazırladığı Görme Biçimleri (Ways of Seeing) belgeseli ile kitabını mukayese ettim. Kitap fetişliği yerine “Görme Biçimleri”nin belgeselini neden izlememiz gerektiğini savunacağım.
Sebebi basit, eser belgesel olarak çıkmış. Fakat kitabının da bu derece özensiz olması gerekmiyordu. Başta grafik tasarım açısından Türkiye baskısına kızacaktım ancak orijinalinin aynısını basmışlar. Kitabın ortalarına doğru “yeniden canlandırma” sözcüğünün aslında reprodüksiyon olduğunu anladığımda geç bir aydınlanma yaşadım. (Yeniden canlandırma bana “reanimation”u çağrıştırıyor.) Eski bir çeviri olduğu için oturmayan sözcükler anlamda aksamalara sebep olabilir; özellikle bilimsel çevirilerde parantez içinde orijinal sözcüğü eklemekte fayda var.
Kitap özellikle grafik tasarım (yani okunaklılık, tipografi, dizgi, baskı) anlamında beni hayal kırklığına uğrattı. Ayrıca başlık büyük bir meydan okumaya sahip: Görme Biçimleri! Sandım ki perspektif çeşitlerinden başlayıp tüm sanatsal yaklaşımlara değinecek, öyle olmuyor. Tek bir kanaldan ilerliyor. Eserin amacı, günümüzdeki reklamcılık yaklaşımını köklerinin yağlı boya geleneğinden geldiğini göstermek. Bu arada kapitalist dünyamızı tüm çıplaklığı ile göstermek. Kitap bunu açıkçası grafiksel zayıflığı yüzünden daraltarak veriyor; fakat belgeseline bakarsak işler değişiyor.
BBC’de 4 bölüm halinde yayınlanan belgeseli ise çok başarılı buldum, 4’ü de aşağıda Türkçe altyazılı izlenmeyi bekliyor:
Kitaptan sonra merak edip eserin asıl versiyonu olan belgeseli izledim ve konuyu belgeseli izleyince anladığımı itiraf etmeliyim. Genel entelektüel inanışta “kitap iyidir, kitap yücedir” gibi bir mit olsa da bu tanımı güncellemekte fayda var. Eserin en uygun gösterildiği ortamın her zaman kitap olmayabileceğini bunu bazen bir şiir, bazen bir film, bazen bir müzik, bazen bir fotoğraf, bazen bir performans, bazen de bir belgesel olabileceğini düşünürsek ufkumuzu daha geniş tutmuş oluruz gibi geliyor.
John Berger’i tanıyıp sevmek için de aşağıdaki videoyu öneriyorum.
Görme Biçimleri Belgeseli
Kitap siyah beyaz resimlerle dolu 7 bölümden oluşuyor, bunların 3 tanesi sadece resim yani geriye dört metinli bölüm kalıyor. BBC Belgeseli de 4 bölümden oluşuyor üstelik renkli çekilmiş, dolayısıyla sanat eserlerini zihninizde daha rahat canlandırabiliyorsunuz.
- Psychological Aspects: Bu bölümde Rönesans sonrası Avrupa resim kültürünün reprodüksiyonları sonucu yaşadığı ikileme değiniyor, fotoğraf teknolojisinin bu kültüre etkisini inceliyor. John Breger’in çocuklarla birlikte resim yorumladığı sahne ise çok etkileyiciydi, tabi bu kısım ve daha bir çok kısım da kitapta yer almıyor.
- Women in Art: Bu bölümde yağlı boya resimlerindeki kadın imgesinin günümüzdeki kapitalist estetik algıyla olan doğrudan ilişkisinden bahsediyor. Yine bu bölümde Berger’in kadınlarla gerçekleştirdiği ama kitapta olmayan bir söyleşi bulunuyor.
- Collectors and Collecting: Bu bölümde belgeselin ana konusu olan Avrupa Yağlı Boya Resimleri’nin (European Oil Panting) nasıl servet göstergesine dönüştüğünden söz ediyor.
- Commerical Art: Bu bölümde ise John Berger’in tezini açıkladığı çözüm kısmı diyebiliriz. Kapitalizmin ve reklam dünyasının cesur bir eleştirisini yapıyor. Bu açıdan belgesel aradan geçen 45 seneye rağmen geçerliliğini koruması şaşırtıcı.
Sonuç
Özetle Görme Biçimleri (Ways of Seeing) belgeseli Avrupa yağlı boya resimlerinin çağımızla olan bağlantısını anlatan ufuk açıcı bir belgesel, tabi belgesel 1970’leri kastediyor fakat günümüzle de bağlantısını kurmak izleyici için zor olmasa gerek. Fakat sanatın felsefesine girişmeden önce önerim sanat tarihi hakkında bilgilenmek. Bunu için de Gombrich’in “Sanatın Öyküsü” kitabını tavsiye ediyorum, pahalı fakat fiyatını hak ediyor. Güzel Sanatlar öğrencilerinin zaten okuması gerekiyor ama sanatsevicileri için de önemli bir eser. Grafik tasarım anlamında gözünüzün bayram etmesini istiyorsanız da “…izimler: Sanatı Anlamak” kitabını öneriyorum. Rönesans’tan post-modernizme kadar sanat akımlarını anlatan faydalı bir eser olsa da eksiği yorum yapmaması. Bu durumda tek bir kitaba bağlı kalmadan farklı kaynaklardan beslenmenin ne kadar önemli olduğunu görüyoruz.
hasan
çok kaliteli bir site.içerik olarak zengin buluyorum.teşekkür ederim