Açıköğretim Sosyoloji 1. sınıfın hikayesini anlatmıştım. Mücadeleye devam, sıra 2. sınıfta.
Bu sene kitaplar yine çok kaliteliydi ama baskılar hâlâ yetişmiyor, kuyrukta beklemeyen öğrenci kitaplara bir ay geç ulaşıyor (dert değil, zaten son gün çalışıyoruz). Kitapları almaya giderken pusuda bekleyen eğitim tacirleri yolunuzu kesiyor bölümünüzü soruyor. İnsan, kapitalist eğitim sistem için ne durumlara düşüyor. Açıkçası geçen dönem karar verdim, ne kursa gidecek ne de destek kitaplara başvuracaktım. Gerek yok çünkü.
İlk dönemin vizelerine hiç çalışamadım. Çalışırken aynı zamanda DTCF Felsefeye devam edeyim bu arada da çizim kursuna gideyim derken bir de baktım 8 örgün + 8 açık = toplam 16 ders alıyorum. Sonuç olarak bu sene açıköğretim sosyolojiden 8’de 8, örgün felsefeden 8’de 2 yaptım. Neyse ki AÖF finallerine çalışma fırsatı bulmuştum, sonuçlar ise fani hayatıma biraz moral oldu.
Açıköğretim Sosyoloji 2. Sınıf 1. Dönem
Notlar yukarıda gördüğünüz gibi. 2. sınıf 1. dönemin bela dersi İstatistik! Sınava hesap makinesi götürme hakkımız vardı; tabii ben inat ettim götürmedim. Sonuçta tüm tabloları ve formülleri zaten veriyorlar. Serde de mühendislik de var, inat değil mi, götürmedim. En azından ilk sınavda götürmeyeyim, duruma göre ikinci sınavda düşünürüm dedim. Geçen dönem Sembolik Mantık’ta çan eğrisi ortalaması düşük olduğu gibi burada da yormaz dedim. Tahminim tuttu.
Beni asıl yoran İstatistik değil de Toplumsal Değişme Kuramları oldu. Bana asıl sorun Atatürk İlke ve İnkilapları oldu. Çalışmadan 30 almak kara bir lekeydi çünkü bunları ortaokulda gördük (ortaokuldaki tarih öğretmenim ruh hastasıydı, kaç yaşıma geldim hâlâ travmayı atlatamadım), aynı konuları lisede yine gördük, mühendislikte gördük, felsefede de gördük gına gelmişti fakat her şeye rağmen güncellenmiş AÖF AİİT-1 kitabı okuması keyifli bir kitaptı, okuyunca notum 30’dan 65’e çıktı. Bir de havaya girmek için döneme ait filmler indirdim, vakit yoktu sadece 120‘yi izledim güzel filmdi. Özge Özberk güzel kadın, tarih hocam onun gibi tatlı bir kadın olsaydı cehaletten kurtulup belki İlber Ortaylı gibi bilgili olabilirdim, kısmet.
Felsefe kitabına ayrıca değinmek istiyorum; çünkü DTCF Felsefe eğitimi boyunca sıklıkla kullandığımız Paradigma Felsefe Sözlüğünü yazarı Ahmet Cevizci hocamız yazmıştı. Felsefe giriş kitapları da özel ilgi alanım, haliyle AA geldi ama 72 ile gelen AA’yı ben neyleyeyim, halk olarak felsefe gibi önemli bir konuda nasıl içler acısı durumda olduğumuzun bir kanıtı oluyor. Yani 32 alarak İstatistikten de Felsefeden de geçebiliyorsunuz o derece.
Özetle, ilk sınava çalışmadım finale ise bir hafta çalıştım ama o son hafta çok sıkı bir çalışma şeklinde geçti. Her zamanki gibi yine günü gününe çalışmaya söz verdim ve bu dönem çan eğrisi sayesinde 3.2 ortalama yaptım.
Açıköğretim Sosyoloji 2. Sınıf 2. Dönem
Yine güzel ders kitaplarıyla dolu bir döneme hoşgeldiniz. Notlardan da görüleceği üzere bu dönemin belalı ders bilim felsefeseydi. Ona dikkat edin ama fazla da gözünüzde büyütmeyin. Atatürk İlkeleri kitabı yine beni benden aldı çünkü 2002’ye kadar olanları o kadar güzel anlatmışlar ki kütüphanenizde durmayı hak eden bir kitap olmuş. AÖF’nin teknoloji ve mantık kitapları dışında diğer tüm kitapları saklamayı düşünüyorum. Bu dönem bana en çok keyif veren ders ise Modern Sosyoloji Tarihi, Sosyal Psikoloji, Eğitim Psikolojisi ve Felsefesi gibi bölüm kitaplarıydı. Bu dönem ciddi anlamda çalışmak gerektiğin de görmüş olduk. Ortalama 2.7 ile tarihmin en düşük ortalamasını yaptım, yazıklar olsun bana ve cahilliğime. Seneye çok sevdiğim kitapları okumaya ciddi ciddi başlayayım diyorum.
Neyse bıktım senin kitap sevginden biraz bize sınav hakkında tüyo ver derseniz işte geliyor.
Sınav Tavsiyeleri
- Soru kitapçığı A grubundan ise şanslısınız çünkü sorular konuya göre diziliyor bazen bir sorunun cevabı bir önceki soruda verilmiş olabiliyor.
- Cevaplarda eşit bir dağılım söz konusu her bölüm için 20 soru var 4 A, 4 B, 4 C, 4 D, 4 E şeklinde dağılıyor. (Bu kesin bilgi değil ama ben uyguluyorum) mesela boş bıraktığınız sorular var A seçeneğini 1 kere işaretlemişsiniz. Boş bıraktığınız soruların cevabını A olma olasılığı yüksek. Bu bilgiden sonra iş bilgiden çok sudokuya dönüyor zaten. Ama kesin bilgi değil notlarıma bakarsanız işe yaramadığını da görürsünüz. “O zaman niye yazdın” dersen ben de bilmiyorum :/
- Bu arada yanlışlar doğruları götürmüyor o nedenle boş bırakmayın, emin olmasanız kalan seçenekler arasında sudoku desteği ile işaretleyin.
- Acı ama gerçek, çalışacağınız konular ne kadar sona bırakırsanız o kadar aklınızda kalıyor. Son iki güne de bırakmayın yetişmez sonra.
- Acı ama gerçek, çan eğrisi yüzünden bazı derslerden geçmek için 35 bile yeterli oluyor. Yani 20 sorudan 7 doğru yaptınız ve geçme şansınız var. Rezalet!
- AÖF’nin en büyük avantajı ders notlarının kitaplaşmış şekilde daha en baştan elinize veriliyor olması. Kitapları okuyun. En azından bölüm sonlarındaki 10 soruluk testi çözün durum parlak değilse üniteyi baştan okuyun. Bu model ve son iki gün yoğun çalışma taktiği beni bu güne kadar idare etti, çalışmaya pek zamanınız yoksa geçer bir not almanıza yarayabilir. Fakat içime sindi mi, hayır! (Barbie)
- YÖK dersleri (Türkçe ve Atatürk İlke İnkılapları) için öneriler, isterseniz bu derslerden muaf olabilirsiniz ancak ben bunları not yükseltmek için kullanmayı seçtim. Notlara bakınca bu kumarımın işe yaramadığı anlaşılıyor. Bakalım seneye aşina olduğum İngilizce dersi not yükseltmemi sağlayacak mı?
Ve Salt AÖF Eleştirisi
Bir dersten 20 de 7 doğruyla geçebiliyor olmak bana makul gelmiyor. Çan eğrisi sadist ve sıfırcı hocaları aşmak için geliştirilmiş bir yöntemdi, sosyoloji gibi önemli bir bölümü bitirmek bu kadar kolay olmamalı.
Ayrıca saha çalışması yapmamak büyük eksiklik. Bir kağıt parçası (diploma) için boşuna paramızı ve zamanımızı alıyorlar gibi hissediyorum. Bu bölümün adı “sosyoloji önlisansı” olsa belki daha adil olabilir. Ama ne adil ki?
Bu bölümü eğer öğrenmeyi seviyorsanız okuyun. İş bulurum, memur olurum diyorsanız hayal kırıklığına uğrama olasılığınız yüksek. Zaten bir mesleğe ne kadar çok talep varsa o şeyin getirisi de o derece düşük rekabeti de o derece büyük olacaktır.
Son Söz
Bol diplomalı ama pratikten uzak, sistem yerine kendini sorgulayan depresif işsizler ordusunun neferi olarak sözlerime buradan son verirken diyorum ki belki iki sene sonra, (biz mezun olunca) ülkemizde sosyoloji biliminin ne kadar önemli olduğu anlaşılır ve branşı dışında eğitim veren öğretmenleri kovup bizi alırlar. Umarım, yurt çapında peynir ekmek gibi sosyolog ihtiyacı doğar. Gerçi ben animasyon yapmak istiyorum ama bu bölüme ciddi umut bağlayan arkadaşlar içindir dileğim.
Saygılar sevgiler.
Özgür Serdar
AÖF hakkında bilgi almak için: https://ogrenci.anadolu.edu.tr
Kayıt Olmak için: https://kayit.anadolu.edu.tr
Son olarak sürrealist bir bakış için:
Kaan Türkaslan
Birinci sınıf yorumlarıyla aynı iştahla okuduğum bir yazı oldu.Geçen sene yazınızı okuyup uzun zamandır planladığım bu yola çıktım.Paylaşımlarınız çok işe yaradı.Birinci sınıfı bitirdim şimdi sıra ikinci de.Kültür Tarihi,Türk Siyasal Tarihi kitapları kaynak kitap olarak ilgimi çekti birinci sınıf kitaplığından.Açıkcası çan eğrisi olayı ile benzer şeyler düşünüyorum 50 geçme puanı üzerinde çalıştıkları üzerine bir yazı okumuştum ama ne kadar doğru bilemiyorum.Bu yazdıklarınız gelecek sene için ışık olacaktır bana.Başarı dileklerimi sunuyor ve üçüncü sınıfta da paylaşımlarınızı dört gözle bekliyoruz.
Serdar A
Teşekkür ederim, saatlerimi alan bir yazının işe yaradığını gösterip beni de mutlu ettiniz. Başarılar hepimize :)
deniz
4 sınıf bittikten sonra altta kalan dersler problem olurmu
arkadaşlar bu bölüm hakkında ne düşünüyorsunuz dersleri nasıl rahatça geçebilirim.
Yasin
Ders çalısarak geçersin baska türlü zor benden soylemesi yardımcı kitaplarla çalışman yararına olacaktır ama ders kitabınıda mutlaka okumalı italik yazı karakterli ve koyu renkli yerleri beynine kazımalısın işte en kolay yol
Ayça
2. sınıf bahar dönemi ders listesini ararken yazınıza rastladım. Ironi, çelişki ve tavsiyelere sonuna kadar katılarak keyifle okudum. Az evvel, gelecek dönemlere bırakmaya karar vererek kitabın kapağını bile açmadan sınavına girdiğim istatistik dersinden, 55 ortalamayla bb ile geçtiğimi öğrendim ve bu başarıya utanarak sırıttım. (Biraz sudoku ve haylice çan eğrisi)
Değinmeden geçemeyeceğim. Sizden önceki sayfalarda, aöf öğrencilerinin “dersler çok fazla, istatistik çok zor” vs gibi isyanlarına hayret etmekten tansiyonum çıktı. Oturdukları yerden sadece okuma yaparak; ödev hazırlamaksızın, tartışmaksızın, yazılı sınav kasmaksızın lisans diploması alacaklarının zerre farkında değiller sanıyorum. Efendim 7 ders fazla geliyorsa 5’ine odaklanınız. 4 senede bitirmeyiveriniz. Sizin de belirttiğiniz gibi verilen kitaplar ziyadesiyle yeterli ve faydalı. Illa yardımcı bir kitap alınacaksa bu, isimleri 2 paragrafta bir geçen Weberler, Giddenslar, Durkheimler olmalı. Özetin özetleri değil. Ya da insan bir ayna karşısına geçip “sosyoloji benim neyime?” diye sormalı.
Neyse bu çıkışımı da sonunda bir yere yapmış olmanın huzuruyla yorumumu gönderiyorum. Saygılar.
Serdar A
Söylediklerinize tamamen katılıyorum. :D Sosyoloji hatta felsefe temel eserleri en iyi yardımcı kitaplar aslında.
sinem
merhaba,
2. sınıfta beni neler bekliyor diye gezinirken yazınıza rastladım. Çok güzel ve etkin bir anlatım olmuş. Temelden gelen bilgilerle zaten bir şeyler yapıp geçiyoruz ama önemli olan hakkını vermek. En iyisini yapmaya çalışmak. Ben açık öğretimin kitaplarını severek okuyorum. Arkadaki yardımcı kitap listesi de şahane … Tekrar teşekkürler …