Ozgur Serdar Altunoglu

Animasyon ve Konsept Sanatı

  • CV
    • CV (Türkçe)
    • Konsept Sanatı Antolojim
    • Yazılar
    • Linktree
    • Hakkımda
  • BLOG
  • İLETİŞ
  • Türkçe
Featured Video Play Icon

Küçük Kara Sinek Öyküsü – Tabu Sözcükler

Tarih: 2013-05-08
Kategori: Hikâye

Edebiyat atölyesinde yazdığım bir öykü, daha sonra bunu animasyon filmine dönüştürmeye de karar verdim. İntro yapımı aşamaları bu linkte, öykünün tam metni ise aşağıda. Keyifli okumalar.

Yazı atölyesindeki 4 hafta ödevimiz “kahvaltı hakkında ama kahvaltıyla ilgili sözcükleri kullanmadan” bir hikaye yazmaktı. Tabu sözcükler: Simit, çay, kahve, tereyağı, peynir, sucuklu yumurta, tost, zeytin, tavuk döner, pizza, şarap, tahin, pekmez, gazete, sigara, masa, sandalye, bal, kaymak, donat, reçel, süt, ekmek, poğaça, kefir, börek, limonata, üçgen peynir, eski kaşar, taze kaşar, çökelek, Pınar beyaz, Nutella idi. Bu kelimeleri kullanmamak için Horoz, Sandalye ve Kıskanç Edebiyat‘ta olduğu gibi olayı yine insandışı bir gözle ele aldım. Bu göz için de cumartesi sabahı odama girip beni rahatsız eden kara sineği seçtim. Konu kahvaltı ve yemek olunca Bee Movie gibi bir şey olsun dedim. Ev arkadaşımın isim önerisiyle “Küçük Kara Sinek” öyküsü ortaya çıktı umarım ilerde animasyonunu da yapabilirim.

Küçük Kara Sinek

Sıcak sabahlarda açık pencere bulmak kolaydır. Küçük bir tur sonrası güzel kokular tüten bir pencereye rastladım, içeri süzüldüm. Tam zamanında. Sofra bir alışveriş merkezini andırıyordu. Kalabalık bir aile olmalıydı. Devasa raflar, pastaneler, kibrit kutusu büyüklüğünde beyaz koliler, paten kaymak için bir alan, dekoratif siyah ağaç küreler, renk renk sıvılar; ama en çok o tatlı kokulu sarı lezzet havuzu için gelmiştim. Küçük bir tur attım, hedefe kilitlenip inişe geçerken arka odalardaki sesler artmaya başladı. Lezzet dünyasının gardiyanları geliyordu.

Küçük Kara SinekKokulardan belliydi, etobur bir aileydi. Etoburlar sofralarını çok iyi savunurlar. Oysaki geçen gün beni ağırlayan aile çok garipti. Rahatsız olmadıkları gibi, beni bir bardağa hapsedip yemeğimi bitirdikten sonra dışarı salmışlardı. Demek sinek dostu insanlar da vardı bu dünyada.

Lezzet havuzuna yanaşamadan sekiz çizip tavandaki avizeye kondum. Sofranın çevresi doldu. Pencereden içeri giren tatlı esinti tülleri havalandırıyordu. Dışarı çıkabilirdim; ama sofranın kokusu beni benden alıyordu. Etobur ailesi zevk sahibiydi. Şekerin neredeyse her türlüsü sofrada vardı. Uzun yoldan gelmiştim ve yorgundum. Gözümü karartıp pike yaptım. Her zamanki zikzaklarımı çizip bir kâsenin yanına kondum. Beni görmemiş olacaklar ki yemeklerini yemeye ve garip sesler çıkartmaya devam ettiler.

Olimpik lezzet havuzu bir iki sokak ötemdeydi. Ellerimi ovuşturup yürümeye başladım. Derken bir çığlık koptu. Antenlerim bir hava değişimi algıladı. Hislerim hiç yanılmaz. Evet, yazılarla dolu dev bir kâğıt rulosu üzerime doğru geliyordu. Bir çırpıda gideceğim rotayı, konacağım yeri, beslenme süremi ve ikinci hamlelerini yapıncaya dek pencereden çıkma zamanımı hesapladım. Oyalanmadan yola koyuldum. Sarı lezzet deryasına vardığımda etoburun elindeki kâğıt rulo ilk hedefine varmamıştı. Şu insanlar çok yavaş ve düşüncesiz. Vuracağı yerdeki kâseleri düşünmeden ellerine ne geçerse savuruyorlar.

Karnım hariç her açıyı gören gözlerim, olanları ağır çekimle izlerken ön ayağımdan lezzet sinyalleri gelmeye başladı. Mükemmel. Doğru yere konmuştum. Havuzun tam kenarındaydım. Planım tıkır tıkır işliyordu. Emmeye başladım. Bu yediğim en sentetik sarı şekerdi. Arı dostlarımın, ev yapımı peteklere kustuğu organik tada benzemiyordu. Şansa bakın ki kusmuktan anlamayan bir aileye denk gelmiştim.

Bu arada zevksiz etoburların ezici silahı ilk durağına varmış ve bir iki bardak devrilmişti. Sırada yemek yediğim yer vardı. Son iki yudumu çektikten sonra pencereye doğru uçtum ve ikinci tangırtı sesi geldi. Sofranın son halini tahmin edebiliyordum. Neyse ki birazdan açık havaya kavuşacaktım. Işık beni çağırıyordu. Pencereye az kalmıştı, derken küt!

Kahretsin, yanlış pencere…

 

Ek: Bizim evde olan şey ise buna benziyordu.

Sinek İnadı

Other Articles / Diğer Yazılar
  • ozarts-2021
    Konsept Sanatı Antolojim
  • Yapay Zeka
    Yapay Zeka ile Sanat ve Gelecek Tahminlerim
  • ai-art-tools-comparison
    YZ Sanat Araçları Karşılaştırması ve Çözüm Arayışları

Etiketler: edebiyat atölyesi

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • LinkedIn
  • Behance
  • serdicim
  • YouTube

Günün En Çok Bakılanları

  • stereogram serdaraOto-Stereogram (Şaşı Bak Şaşır) Çeşitleri ve Yapılışı (8)
  • Animasyon OkullarıDünyanın En İyi Canlandırma / Animasyon Eğitimi… (2)
  • Fight Club Official Trailer 1999 Brad Pitt Edward NortonDövüş Kulübü 1999 Film Analizi – CPLT481… (2)
  • Online kitap satış siteleriOnline Kitap Satış Siteleri Raporu: Okurlar ve… (1)
  • Boya BilgisiBoya Bilgisi: Kurşun, Kömür, Mürekkep, Guaj,… (1)
  • Arjantin Eller MağarasıRenk Teorisi: RGB – CMYK ile Geleneksel… (2)
  • Reilly MetoduFrank Reilly Metodu: Bir Anatomi Çizim Tekniği (1)
  • Death Note MangaEn İyi Manga, Anime ve 2D Animasyon Programları (2)

Seçme Yazılar

Tutorial Günlüğü 002: Kollektif Sitelerden Bağımsız Dersler

Önceki yazıda en büyük eğitim videoları sağlayıcıları ile nasıl tanıştığımı ve üç yıllık beraberliğimi anlatmıştım. Programlar hakkında temel bilgi için çok güzel kaynaklar; ancak tutorial batağına saplandıktan sonra, yetmiyor ve konuları daha detaylı öğrenmek istiyorsunuz. İşte bu ihtiyaç sonucunda Udemy gibi bağımsız yeteneklere bireysel ders hazırlama imkanı sunan siteleri keşfettim.

Ozgur Serdar Altunoglu © 2025

  • Türkçe